23 Eylül 2012 Pazar

Dayanabildiğim zamana kadar susuyorum!..

Ey Sevgili! Beni Senden mahrum ettiğine yüreğin sızlamaz mı? Yıllar geçsin aradan, zamanlar erisin. Dönüpte bakmaz mısın senin için kanayan yaraya? Kelamlarım kurban olmuş yaşanmışlıkların uğruna. Konuşsam fayda mı edecekler sanki? Geri mi getirecekler Seni bana? Kaç gece hayallerine sarılıp uyumuşumdur? Kaç sabah gözlerime yaşlar akmıştır; usul usul. Fotoğraflar daha farklı görünüyor artık gözlerime. Yıpranıyorlar benim gibi, akıp giden zamanla birlikte.

Mahinaz'ım! Pür-melâlimi Sana nasıl anlatayım? Sözcükler yeter mi hislere tercüman olmaya? Dünyanın en ücra noktasındaki bir insanın yakınlığı kadar yakın olamıyorum sana? Hiç tanımadığın bir insanla konuştuğun gibi konuşamıyorum? Bir ömür ki Senden gelen yasaklarla dolu..

Ey Sevgili! Uğruna ömür feda edilecek Nazlı Sevgili! Rahatsızlık veriyormuşum sana, öyle diyorlar. Üzülürsün demediler ama eğer rahatsızlık veriyorsam, üzülüyorsundurda. Bak, artık içime haykıracağım Senli ifadelerimi.. Dayanabildiğim zamana kadar susuyorum cancağızım. Sana susadığım gibi, susuyorum. Ve Sustum!..

[...]

- Metin Kılıç -

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder