Biteceğini sanıyordum veya öyle inandırılıyordum. Zaman diyorlardı acımasızca geçecek olan ömrün dermanına. Herşey zamanla çözülecek diyerek beni avutmaya çalışıyorlardı. Biliyordum, olmayacaktı. İnanmış gibi yapmak en azından insanlara herşeyin normal olduğunu göstermek olacaktı.. Ve inanmış gibi yaptım onların salıklarına..
5 Aralık 2012 Çarşamba
23 Eylül 2012 Pazar
Dayanabildiğim zamana kadar susuyorum!..
Ey Sevgili! Beni Senden mahrum ettiğine yüreğin sızlamaz mı? Yıllar geçsin aradan, zamanlar erisin. Dönüpte bakmaz mısın senin için kanayan yaraya? Kelamlarım kurban olmuş yaşanmışlıkların uğruna. Konuşsam fayda mı edecekler sanki? Geri mi getirecekler Seni bana? Kaç gece hayallerine sarılıp uyumuşumdur? Kaç sabah gözlerime yaşlar akmıştır; usul usul. Fotoğraflar daha farklı görünüyor artık gözlerime. Yıpranıyorlar benim gibi, akıp giden zamanla birlikte.
Mahinaz'ım! Pür-melâlimi Sana nasıl anlatayım? Sözcükler yeter mi hislere tercüman olmaya? Dünyanın en ücra noktasındaki bir insanın yakınlığı kadar yakın olamıyorum sana? Hiç tanımadığın bir insanla konuştuğun gibi konuşamıyorum? Bir ömür ki Senden gelen yasaklarla dolu..
Ey Sevgili! Uğruna ömür feda edilecek Nazlı Sevgili! Rahatsızlık veriyormuşum sana, öyle diyorlar. Üzülürsün demediler ama eğer rahatsızlık veriyorsam, üzülüyorsundurda. Bak, artık içime haykıracağım Senli ifadelerimi.. Dayanabildiğim zamana kadar susuyorum cancağızım. Sana susadığım gibi, susuyorum. Ve Sustum!..
[...]
- Metin Kılıç -
Mahinaz'ım! Pür-melâlimi Sana nasıl anlatayım? Sözcükler yeter mi hislere tercüman olmaya? Dünyanın en ücra noktasındaki bir insanın yakınlığı kadar yakın olamıyorum sana? Hiç tanımadığın bir insanla konuştuğun gibi konuşamıyorum? Bir ömür ki Senden gelen yasaklarla dolu..
Ey Sevgili! Uğruna ömür feda edilecek Nazlı Sevgili! Rahatsızlık veriyormuşum sana, öyle diyorlar. Üzülürsün demediler ama eğer rahatsızlık veriyorsam, üzülüyorsundurda. Bak, artık içime haykıracağım Senli ifadelerimi.. Dayanabildiğim zamana kadar susuyorum cancağızım. Sana susadığım gibi, susuyorum. Ve Sustum!..
[...]
- Metin Kılıç -
22 Eylül 2012 Cumartesi
Ömürden Akıp Giden Zamanlar
Ne zaman ki "Hey gidi günler, hey!.."
cümlesini duysam veya her hangi bir yerde okumuş olsam uzayıp gidiyor
bende sevdalı hatıralar. Sanki içimde hiç söylenmemiş bir şarkının
melodisi çalmaya başlıyor. Sözleri Sevgiliden birer parçadır; kimselerin
duymadığı. Zaman geçiyor, karanlık gündüze doğuyor. Yorgun gözlerimden
yanaklarıma gönül yaşları akıyor. Ama Sevgiliden ayrı kalmanın acısı hiç
mi hiç bitmiyor.
eriyip giden zamanlar |
Bilenler
bilir; Aradan tam dört mevsim geçmişti. Zamana ve mekana meydan okuyan
dört farklı mevsim. Kimi zaman Üsküdar’da bir vapuru beklerken hülyalara
dalardım. Zaman Zaman Porsuk çayı kenarında volta atarken görürdüm
Sevgiliyi. Ama Çoğu zaman o yandığım gözlerden ayrı kaldığım kış
akşamlarında üşürken aradım Sevgilinin üzüm karası gözlerini [...]
Söylecek söz çoktur.. Hülasa ilk konuşmanın ardından tam dört koca zaman
geçmişti. Her lahzasının hesabının yapıldığı uzun uzun zamanlar
bitmişti..
Metin Kılıç - Sessizliğin Haykırışları
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)